Daha önce gideniniz var mı bilmiyoruz ama Alaçatı Surf
Merkezleri'nin bir ilerisinde Mehmet Koyu vardır...
|
Mehmet Koyu |
|
Kum Beach Alaçatı |
Bugüne kadar halk plajı
olarak hizmet veren bu muhteşem yer 28 Temmuz itibariyle Kum Beach adı altında
bir işletmeye dönüştü. Biz de tatilimizin 3. gününü burada geçirmeye karar
verdik. İşletme olarak biraz isteyen gelir-istemeyen gelmez mantığıyla
çalışıyorlar maalesef. Birçok mekanın aksine hafta içi bile kişi başı 30TL gibi
bir giriş parası alıp karşılığında hiçbir ikramda bulunmuyorlar. Aynı şekilde menü çok
dar ve fiyatları Aya Yorgi'ye göre yüksek. Herşeye rağmen mekan çok güzel ve
sakin.
Bu tavsiye tanıdık gelebilir ama burda bir de Peroni bulmuşken midye dolma yemeden edemedik :)
Deniz de o kadar berrak ve güzel ki bütün gün suyun içinde
kalabilirsiniz. Tabi suyun çok soğuk olduğunu da belirtmekte fayda var. Deniz kenarında localar da bulunuyor. Mekandaki özel olarak tasarlanmış hem şezlong hem de koltuk olarak
kullanılabilen minderleri ve sehpa olarak kullanılan kasaları da pek sevdik.
İnce ayrıntılar ve ilginç tasarımlarla dekore edilmiş güzel bir mekan.
|
Kum Beach'te Esma ve Ethem'le :) |
|
Tuzu Biberi terasından Çeşme Marina |
Akşam yemeği için seçimimiz Çeşme Marina'daki Tuzu Biberi Crete oldu. Neslin daha önce buraya gidip leziz yemeklere aşık olduğundan
Çeşme'de tatil yapan arkadaşımızla birlikte akşamımızı burası için ayırdık.
Burada şiddetle tavsiye edilmesi gereken kesinlikle Balık Spesiyal. Balık
sevmem, balık yemem diyenlerın bile favorisi olacağına eminiz. Neslin de
onlardan birisi...
Yemeğin sosu ve lezzeti bir şahane. Masaya gelen kalamar
tava
ile parmaklarımızı da yedik, ortaya gelen mezeler de bir ayrı lezzetliydi. Genelde ara sıcak olarak sipariş edilen Karides Güveç'i de bir o kadar güzel
yapıyorlar ki ana yemek olarak tek başınıza yemek gerçekten güzel bir tercih
olacaktır. Hizmet ise gerçekten 10 numara. Gerçekten bu kadar güzel ve lezzetli
yemek sunan bir yerde bu kadar hızlı servis bizi çok mutlu etti. Eğer buraya
gelecekseniz terasta oturup manzaraya karşı şarabınızı yudumlamanızı tavsiye
ediyoruz. Fiyatlara gelecek olursak bu lezzette ve kalitede bir restoran için
gayet uygun. Alaçatı fiyatlarının altında. Not: Terasta oturmak için Çeşme'de
rüzgarlı olmayan bir akşamı tercih etmeniz önerilir :)
|
Çeşme Marina'da dilek ağacı |
Tatlı için hiç yer kalmadığından Marina'da biraz yürüyüş
yapalım dedik ve sokakta müzik yapan harika bir yabancı gruba rastladık ve uzun
bir süre onları dinledik, hatta CDlerini de satıyorlardı bir tane de biz aldık
:) Grubun ismi Billie Not On Holiday. Açıkçası Zaz'ı
andıran bir tarzları var.. Bize öyle geliyor ki bir gün onlar da meşhur
olabilirler :)
|
Billie Not On Holiday Çeşme Marina'da canlı performans sergiliyor |
|
Tarihi Rumeli Pastanesi |
Ve Çeşme Çarşı'dayız.. Çarşı'nın bitimine yakın yılların
eskitemediği Rumeli Pastanesi bizi bekliyor.. Çeşme'ye gelip de Sakız Tatlısı
yemeden olmaz... Üstüne bir de karadutlu dondurma koydunuz mu yemeyip de
yanında yatın :) Bu pastanenin dondurmaları dillere destandır. Ayrıca başta
Sakız Reçeli olmak üzere ev yapımı reçelleri de pek ünlüdür. Neslin'in Çeşme'deki favori dondurmacısı Rumeli Pastanesi olsa da Çağatay'ınki İmren :)
|
Rumeli Pastanesi'nden Sakız Tatlısı üstü karadutlu dondurma |
Gecenin devamında yine Alaçatı'da önce Tektekçi'de birkaç
shot atıp, yol üstündeki güzel bir barda devam edebilirsiniz. Sonrasında ise Aya
Yorgi Koyu tercihiniz olabilir:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder